“Niş ürünleri katma değeri yüksek şekilde sunabiliriz”

Bu sayede bakliyat sektörü niş ürünler üretip, katma değeri artırabilir” dedi. Özellikle Avrupa pazarında etkin olan sektörün ürün standardı noktasında ise yüksek bir seviyede kaldığına atıfta bulunan Memiş, “İhracatın daha da yukarı çıkması için üretimi artırmak kritik bir öneme sahip” dedi.

“Katma değerli ürünler ile ihracat yükselir”

 Türkiye’nin bakliyat üretimi ihracat açısından çok çeşidi olmadığını ancak iklim ve topraklarımızın bunun geliştirilmesi için çok elverişli olduğunu belirten Şemsettin Memiş, toprakların doğru şekilde değerlendirebilirse, niş ürünler de üretebileceğini ve böylece önemli dünya piyasalarına ihraç yapılabileceğini vurguladı. Niş ürünleri dünya pazarlarına katma değeri daha yüksek ve kaliteli olacak şekilde sunabileceğimizi söyleyen Memiş, “Baklagillerin protein açısından zenginliğini ön plana çıkarıp, farkındalığı artırabilirsek, katma değerli ürünler üretebiliriz” dedi.

“Deprem sonrası yaraları sarmayı hedefledik”

6 Şubat depreminden sonra bakliyat konusunda üretimin pek etkilenmediğinden söz eden Şemsettin Memiş, tarımsal ürünler ile ilgili çok ciddi bir üretim kaybının yaşanmamasının sebebinin ise bölgelere yakın olan diğer üreticilerin bu duruma önemli destek vermesinden kaynaklandığını ifade etti.

Bölgedeki bazı fabrikalarda sanayicilerin depremden oldukça etkilendiğini anlatan Memiş, “Üretimler aksadı ve üretimde problemler yaşandı. Ancak yaklaşık 6 ay bölgeye yakın diğer sanayicilerin fabrikalarında üretimler aksatılmadan devam etti” ifadelerini kullandı. İHBİR olarak, depremin ilk gününden itibaren bölgedeki tüm sanayicilerle beraber yerinde durum tespiti yaptıklarını aktaran Memiş, İHBİR, TİM koordinasyonu ile deprem bölgelerine gıda, barınma ve hijyen yardımları ile destek olduklarını anlattı.

Bölgede ihracat yapan sanayicilerle görüşerek, yurt dışı siparişi olan, üretimi aksayan sanayicilerin üretimlerini diğer bölgelerdeki firmalara kaydırarak müşterilerine vermiş oldukları taahhütlerini yerine getirmelerine destek olduklarını söyleyen Memiş, şöyle devam etti: “Çiftçilerle birlikte deprem bölgelerindeki tarımsal alanları ziyaret ettik, önerilerine ve şikayetlerine kulak verdik. Bütün bunları ilgili birimlere ileterek, önemli bir aracı görevi gördük. İHBİR olarak, elimizden geldiğince deprem sonrası yaraları sarmayı hedefledik.”

“Çiftçiyle alım garantili sözleşmeler yapılmalı”

 Türkiye’nin uluslararası bakliyat pazarında rekabet gücünü artırmak adına öncelikle Tarım Bakanlığı ve üretici sanayicilerin sık sık bir araya gelerek çalışmalar yürütmesi gerektiğinin altını çizen Şemsettin Memiş, bu çalışmalara ihracatçı firmaların, üretici ve sanayici firmalar ile çiftçilerin katılması gerektiğini belirtti.

Çiftçiler ile alım garantili sözleşmeler yapılması ve mevcut kati ihracat yasaklarının kaldırılması gerektiğini ifade eden Memiş, bu işbirliği sağlanabilirse hem bakliyatta iç tüketimin büyük bir bölümünün yerli üretimden karşılanmış olacağını, hem de ihracattaki pazar payının artacağını kaydetti.

Bakliyat ihracatı ile ilgili bakanlık tarafından karar alınmadan önce mutlaka bu işi yapan sanayicilerden görüş alınması gerektiğine de değinen Memiş, “Konjonktürel olarak alınan bu kararlar, piyasada maalesef kimi zaman müşteri ve pazar kaybı yaşatıyor. Bunun önüne geçebilmek için bu tarz kararların alınmadan önce mutlaka bu işi yapan sanayici ve üreticilerden fikir alınması faydalı olacaktır” diye konuştu.